26 Şubat 2009

sığınak

''evim'in etrafında yürüyorum korkuyla...kapı açılsın diye beklerken...günlerce aylarca, yıllarca kapının eşiğinden bi an bile ayrılmadan. şimdi etrafımı sarıyor aynalarıyla gelmiş tekinsizler... korkuyorum kaybolmaktan, buralar çok soğuk, yabancı, huzursuz ve sensiz...korkuyorum...
kapıyı aç, evim'e döneyim...! ''

24 Şubat 2009

O'nun, hayatında olduğu yeri gördü. En sevdiği, en değer verdiği insanın yanında. Umudu yok oldu.
'Ben o yeri değiştiremem ki!' dedi. Ama yine de o ilk andan beri ve o rüyayı gördüğünden beri dua ediyor, öyle olmasın diye... öyle olmasın...

21 Şubat 2009

güçlü olmak mevzusu

zor..çok zor güçlü olmak. güçlü bir kadın olmak. her rüzgarda savrulan bi yaprak gibi olmamak için, kökleri derinlerde bi ağaç olmak gerek... neden mi? bir savaştasın çünkü.

aşk ve gurur gerçek bi savaşmış meğer!

''kendini korumalısın, duygusal olmamalısn, kaptırmamalısın çok fazla, hiçbir şey yokmuş gibi davranmalısın, etkilemesine izin vermemelisin, sınırlarını korumalısın.. güçlü durmalısın!...'' diyorlar...
zaten kendi kendine söylediğin gibi. aslında bilirsin hepsinin nasıl yapılacağını ve zor da olsa yaparsın belki..ama yapmak ya da yapmamak arasında gidip gelirsin devamlı. yoran şeylerden biri de budur zaten...ve nedir güçlü olmak, orda kafan karışır işte. kendine ve o'na karşıkoymak mı? yoksa inancına, umuduna sarılıp direnmek mi? o ışıltıyı görmezden gelip, kör olmayı seçmek mi? bu güçlü olmak mı, aptallık mı? vazgeçmek güçsüzlük mü yoksa, güçlü olmanın kanıtı mı? çok bilinmeyenli denklemlerin bile cevap bulurken bu soruların cevabı yok!... belki de 'zaman' da saklıdır... yaşamadan, düşüp yaralanmadan, ağlayıp sızlamadan, anlayamayacağın, anlamak istemeyeceğin şeylerden biri bu da... isyan etmeden ve direnerek...
en kötü sonuç ; ''üzgün adım, ileri marş!'' *

***
aslında özel gibi görünen genel bir sorgulama... ama işte içini açarsan böyle, açık bi yara gibi...üfleseler, tuz basılmış gibi olur, yanarsın!...
ama bilirim ki akıllanmazsın :)


* Nilgün Marmara



14 Şubat 2009

zamanlama

bazı günler çabuk bitsin istiyorsun
bi an önce kafanı yastığa koyup, uyumak...
her şeyi o uykuda bırakıp
sabah başka bi güne uyanmak
bazı günler hiç bitmesin istiyorsun
saatler daha yavaş ilerlesin
sıcak yaz günleri gibi
ağır ağır aksın

bazı günler hemen gelsin istiyorsun. 
heyecanla...merakla...
ve
bazı  günler de hiç gelmesin istiyorsun
korkuyla...

zaman'la aynı hızda gidemiyorsun her zaman işte..
hızlarını tutturamamış iki tren gibi...

ve yani;

ne demiş şair:

''her gün bir gün geçmiyor''


zorunlu not: günün tarihinin anlam ve önemiyle hiçbir ilgisi yoktur. 

8 Şubat 2009

geri sayım...

sıkıldım!

iki ay daha...

sabır..

Geçmiş Zaman Notları

*'buz gibi oldum yazdıklarını okuyunca''

* Az önce kapıyı açtım ve karşıma çıktı... o an anladım ki ben her şeyi berbat ettim! hep hayalini kurduğum iyi bi işim, güvendiğim sevdiğim insanlar...birlikte olsak da olmasak da bunu yapmamalıydım ki birlikte olmayacağımızı düşüdükçe....her şeyi mahvettim sanırım...

* ''Aslında benim kendi bürom olucaktı, saçlarımı askerden döndükten sonra yine uzatıcaktım, sakalım olucaktı, asla takım elbise giymeyecektim para kazanınca metal bar açıcaktım falan filan... hayat hiç adil değil :)''

* bugün benim için her şey bitti!
bi insan bu kadar mı tutarsız olur? bi gün canım derken bi gün yanından geçip de günaydın demez? gittikçe uzaklaştırmaya çalışıyor sanki kendini benden..

* ''belki çok acımasızca olucak ama acınla yüzleşiceksin... hani dudağın yara olur ve sen yine de ısırırsın tatlı bir acısı vardır ama dikkatli olman lazım iz kalmaması için... aynen öyle hergün aynı huzursuzluğu yaşamaktansa bir kere yaşayıp kabullenmek en iyisi bence''

*'ehhh kaçarsan kaç adam mı yicez sanki' demek istiyorum ama diyemiyorum!:(
sence ben aptal mıyım aşık mıyım? aptal aşık mıyım? yoksa zaten hepsi aynı şeyler mi? bilmiyorum..bilemiyorum...

''aşk aptal işi gibi gözükür ama aslında deli işidir :) eğer deli miyim diye sorarsan kesinlikle derim! :)''

güçlü olayım umursamaz olayım derken, ona kimseye davranmadığım kadar soğuk ve tuhaf davranıyorum...bu da canımı sıkıyor.

*off ağlıycam şimdi durup dururken :(

* ''yok canım o kadar da değil. ağlama sadece alla alla noluyo ki de sonra 3 saniye hımm diyerek havaya bak sol taraftan sonra omuzlarını silkerek dudaklarını büküp çeneye bilmem ki mimiğini oturttur sonra neyse de hayata devam et :)) ama ağlama;) ''

doğum gününü kutladık geldim...ben de fotoğrafçı oldum:)

nasıl olacak bilmiyorum ama sadece o'nunla mutlu olduğum gerçeğini değiştirmem gerek..ya da bu gerçekle yaşamayı öğrenmem gerek.

artık ağlayamıyorum bile... sadece kendime acıyorum..

* inan bana hepsi geçicek''

* ''her şey yolunda mı?''

''hayat güzel. İstanbul'u bilmem ama Ankara hala eğlenceli. ''

* an itibariyle istanbul da çok güzel:)) çünkü ben sersemin biriyim :))


(karmakarışık zamanlardan, karmakarışık notlar. devam edebilir)



7 Şubat 2009

beklemeler ve beklentiler

''beklentilerini ne kadar az tutarsan, o kadar az hayal kırıklığı yaşar ve üzülürsün'' demiş biri.
ben hiçbir şey beklemiyorum! daha fazla kırılıp dağılamam çünkü...

2 Şubat 2009

mutsuz kraliçe

etekleri buz tutmuş
o mutsuz kraliçe
artık inanmıyor
gözün büyüsüne

günlerdir beklediği ses
gizlenmiş tepelerin ötesine

arasıra buluşup
kervanların sığacağı darlıktaki
sokaklardan sözeden adam artık yok
anlayan yok
baharat satılan hanların
kokulu yalnızlığından

bir ses bekliyor ısrarla
ince parmaklı tütün kokusundan

ormanda fısıldayan
güz kadar yaşlı kraliçe
dökülüyor
buzdan ve siyah eteğiyle

* Bejan Matur

Pages - Menu

Popular Posts

takip edenler

Blogger news

Blogroll

About

Blogger templates

Kişisel web sitesi Kişisel web sitesi