''Arada birbirimizi kaybettiğimiz iyi oldu. Bir şeyin kıymetini bilmenin en klasik yolu onu kaybetmektir.''
Emrah Serbes demiş bugün. Ne güzel demiş...
Ama bir de tam tersi var. Fakat bunu düşünmek istemiyorum. Demiştim ya, günden güne her şeye olan inancımı kaybediyorum. Artık hiçbir şeye inanmıyorum. Tabii ki tek bir şey hariç. Aslında O'na inandığında hayata ve insanlara dair her şeye inanman gerek. Ama öyle olamıyormuş her zaman. Yok, düşünüp durmuyorum. Sadece farkına varıyorum. Hepsi bu.
Geçen gün film festivaline bilet almak üzere Taksim'e gittim. Tahmin ettiğimden daha kalabalıktı ve beklemeyi gözüm kesmeyecek kadar çok sıra olmasa da gözüm kesmedi. Bilet sırası ve seansını bekleyen heyecanlı ve ciddiyetle önemseyen insanların arasından 'aman sanki çok umrumda' diyip gittim. Değerini bilmediğimden değil, cahilliğimden değil. Yanıbaşımda okunmayı bekleyen kitaplar, bir kenarda birikmiş izlenecek filmler yüzünden... Çünkü bana söyleyecekleri hiçbir şeyi umursamıyorum. Uzaklaşıp duruyorum. Belki onların da kıymetini kaybedince anlarım. Fakat yine de, bu fazlasıyla boş zamanların en iyi yanı, çok şey öğretmesi oluyor galiba. Garip bir bilgi hazinesi oluşturuyorum kendime. İçinde herhangi bir duygu ve yorum barındırmayan her türlü bilgi.
Belki gerçek hayatta bir işimize yarar öyle değil mi?
Yarın tam bir yıl oluyormuş. 'Ne?' diye sorarsın. Çünkü hatırlamazsın. Tarihler mühim değil çünkü. Nasıl olsa, ne olduğunu asla unutmazsın.
Fondaki şarkıyı kapatım gitmeliyim şimdi. Belki martılara simit atarak bir İstanbul klasiğini gerçekleştiririm. Sonra da belki... ''Seni beklerim öptüğün yerde.''
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Pages - Menu
Popular Posts
-
yarım bir kalp olmuş orda. bazen çekim yaparken ne çektiğimi görmüyorum, sonuca da şaşırıyorum böyle. üzerine pek çok şey yazılabilecek bir ...
-
Kendimi iki tekerlekli bisiklete binmeyi öğrenmeye çalışan bir çocuk gibi hissediyordum. hani biri arkadan tutar da dengeni sağlar ya... sen...
-
çok şükür. uykusuzluğun binbir türlü hali/sebebi varmış. şimdi gecenin bi yarısı yatağımdan kalkıp düşüyorum; öylece kendi kendine duran bi ...
-
sabahın 9'unda çaldığı müziklere anlam veremediğim bir yayın organına maruz kalıyorum. ardından sığındığım kendi müziklerim bile fayda e...
-
* gelgitlere alışma konusunda oldukça geliştirdim kendimi sanırım. eskiden her dalgalanma gözyaşına dönerken şimdi sadece sarsılıyorum. * ba...
-
Henüz çifte kavrulmamış haliyle, nereyi netlediğim belli olmayan fotolarla biscotti... bloga renk katsın biraz:)
-
Nisan ayının son post'u da kendi içinde çelişkiler taşıyabilir baştan uyarayım. Zira gün içersinde yazmış olsaydım bir bahar şenliği hav...
-
aniden gelen, daha doğrusu çöken o his var ya.. hiçbir sebebi yokken üstelik... her şey durgunlaştırıp ağırlaştıran.. ondan kaçmanın bi yolu...
-
ben senin için naptım? hiçbir şey peki ben sana naptım? hiçbir şey şimdi bu ellerimde paramparça kalmış an'lar niye?
-
uzuuunn uzun yazasım var blog. 78 satır, 761 kelimelik bir diyeceğim var sana. başucunda dursun bu. baştan söyliyim kızgın değil, öfkeli değ...
2 yorum:
''Seni beklerim öptüğün yerde.''
çok tatlı bir cümle olmuş...umarım beklene gelir...
çok sevdiğim bir şarkıdır..
Yorum Gönder