Bayram tatili planlarım rotasını değiştirip geriye, yani evime yönelince ilk gün için, yapılacak en iyi şey evden çıkmamaktı. Böyle olunca da evde aile büyükleri bayram boyunca olmayacağı için herhangi bir sorumluluk da taşıdığımı düşünmedim ve mahallemizin çocukları hiç kusura bakmasın ama ben zaten aradığım 'evde tembellik' moduna girmişken, kapıyı açıp 'iyi bayramlaaaar ' sesleri arasında şeker çikolata ikram edemezdim. Etmedim. ( cıık cık cık ) Halbuki hazırlamıştım aslında, ama kapıyı çalan çocuklarla bile bayramlaşamayacak kadar asosyalim! ve aramam gereken kişileri aramayacak kadar da 'hayırsızım' şu sıra...
Ama o veletlere diyeceğim şu; bak yavru, nostaljik bi tonla konuşacağım ama; kız ol erkek ol, bayramlarda çatapatın yoksa, kızkaçıranın yoksa, 'para mı verecekler, şeker mi?' derdin yoksa, kırmızı rugan ayakkabıların yoksa ve kardeşinle, kuzeninle veya arkadaşınla gibip 'gazoz' alıp sallayıp sallayıp patlatmıyorsan... üzgünüm ama bayramın tadını bilmiyorsun... şimdi sizin o 'çocuk dünyası' nasıl bilmiyorum ama bu kadar küçük şeylerden mutlu olacak kadar' naif değil sanırım. Ben şimdi, kankama kurban bayramında 'msn'den o koyun zannettiğim ikonu yolluyorum mesela. Bu bayramda da şeker ikonu. Allahım nasıl bir geyik, nasıl eğleniyoruz anlatamam. Sizin için bu tarz şeyler, gerçek bir eğlence değildir umarım.
Her neyse...
Bir de şu var; nerde olduğu sorup durulan eski bayramlar benim için; keşke böyle olmasa dediğim aile, eş dost, arkadaş ilişkilerimde, umutsuzluğumda, mesai saatlerimde, yapmak isteyip de yapamadığım şeylerde... kendimle mücadelemde, başkalarının mücadelesinde.. ve saymayacağım bir çok ayrıntıda...
Ama o veletlere diyeceğim şu; bak yavru, nostaljik bi tonla konuşacağım ama; kız ol erkek ol, bayramlarda çatapatın yoksa, kızkaçıranın yoksa, 'para mı verecekler, şeker mi?' derdin yoksa, kırmızı rugan ayakkabıların yoksa ve kardeşinle, kuzeninle veya arkadaşınla gibip 'gazoz' alıp sallayıp sallayıp patlatmıyorsan... üzgünüm ama bayramın tadını bilmiyorsun... şimdi sizin o 'çocuk dünyası' nasıl bilmiyorum ama bu kadar küçük şeylerden mutlu olacak kadar' naif değil sanırım. Ben şimdi, kankama kurban bayramında 'msn'den o koyun zannettiğim ikonu yolluyorum mesela. Bu bayramda da şeker ikonu. Allahım nasıl bir geyik, nasıl eğleniyoruz anlatamam. Sizin için bu tarz şeyler, gerçek bir eğlence değildir umarım.
Her neyse...
Bir de şu var; nerde olduğu sorup durulan eski bayramlar benim için; keşke böyle olmasa dediğim aile, eş dost, arkadaş ilişkilerimde, umutsuzluğumda, mesai saatlerimde, yapmak isteyip de yapamadığım şeylerde... kendimle mücadelemde, başkalarının mücadelesinde.. ve saymayacağım bir çok ayrıntıda...
ve hal böyleyken ilk sabah babamın bayram namazından gelmesi ( aslında sadece bu konuya değinmek istiyordum ama vazgeçtim. benim için çok hassas bir kavram olmuş...) ve sonrasında gelen misafirleri, evin hanım kızı gülümsemesiyle babamla birlikte ağırladıktan ve en yakınlarımla bayramlaştıktan, babanemi, dedemi kabrinde ziyaret ettikten sonra, bi istisna olarak bu bayram yalnız ve asosyal kalan ben; film, alışveriş, uyku, yemek ekseninde zaman geçirdim durdum. Birazdan da bu dörtlünün alışveriş ayağıyla devam edeceğim...
Umarım başkalarının bayramı halen çatapat heyacanında anlamını korumaya devam ediyordur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder