Ve bakalım 'hayattan izinli' ikinci günüm yani bugünüm nasıl geçti?
Dün gece uyku tutmadı. Sabaha karşı 4'te kalktım bilgisayarı açtım. Müzik dinleyemedim. Nette dolaştım. Sonra sıkıldım. İçim uyuyor ama gözlerim kapanmıyordu. Gözlerim yanıyor ama kapanmamak için direniyordu sanki. Velhasıl kelam uyumuşum. Ama sabah uyanmam zor oldu tabii.
Herneyse uzun uzun anlatmayacağım bugünü çünkü uzun bir gün değildi. Gerçi gün ve yaşananlar halen devam ediyor...
Yerine daha zarif bi kelime bulamadığım için 'kanka' diyeceğim kişi tarafından bilmemkaçıncı kez daha ekildim. Hadi ekilmek demeyelim de... Yok yok ekilmek diyelim çünkü demezsek eğer diğer alternatifleri daha derin ve ciddi yerlere gider... ( ama arkadaşlar iyidir. dimi? ) Herneyse işte bu sebepten dolayı tek kişilik planlar yapmam gerekiyordu. Aslında dünden planım hazırdı ama o planı gerçekleştirecek istek ve güce sahip değildim bu sabah.
O nedenle yapılabilecek en iyi şeyi yapmak üzere evden çıktım.
Merak ettiğim ve şimdiye kadar çoktan izlemiş olmam gereken eski bir filmi aramaya başladım ve çok aramadan buldum, aldım, geldim, izledim ve beğendim.
Ve sonra yine sabahki ve şuanki gibi nette dolaştım ve bunun için de kızdım kendime. Yapmak istemedğinin şeyleri niye yapıyorsun kızımm?? dedim ses vermedi.
Öyle işte.. Kendi hayatınızdan izinli olduğunuzda yapılabilecek en iyi şey başka hayatlara girmek, onları izlemek, düşünmek anlamaya çalışmaktır. Ve aynı zamanda kendiniz adına bir çok şeyi tekrar başka gözlerden görme şansımız olur böylece...
Bunlar bildiğiniz şeyler zaten.
Birazdan o meşhhuurr yemeğimi icra etmek üzere mutfağa doğru gideceğim. Bir çeşit terapi bu da...
ve sonra bir film daha...
edit:
- meşhuurr yemeğim o kadar güzel olmadı çünkü içine sevgimi katmadım. evet!:)
- ikinci filmi izlemek yerine dizi izledim aferin bana.
- güya kaçıp saklandığım biri var...kaçtıkça yine yeniden çarptığım... hayır yanlış yöne mi doğru konuşuyorum bi anlasam...
-bir de hiç ummadığım bi anda ce! diye yüzümü güldüren bi adam var. ben kendimden vazgeçsem o vazgeçmiyor. filmlerdeki 'şştt hadi toparlan' diyen omzunda ağlanılası dostlardan yani.. vay be diyorum. ne mutlu bana:)-
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Pages - Menu
Popular Posts
-
demiş şair... ilişkilerle ilgisi olmasa bile..suskunluk...susmak... anlatılacak çok şey varken susmak... söylenebilecek hiçbir şey yokke...
-
sanırım dünya üzerindeki en güçlü duygulardan biri . insana pek çok kıskançlık sebebi öncesi ve sonrası (felaket) senaryoları yazdırabilir. ...
-
''Ellerim parçalanıyor ne zaman yazmayı denesem. Ağzım artık daha bozuk.' ' Daha önce de yazdım bunu.. ve çokça da içimden g...
-
yanlış zaman, yanlış adım. aferin!
-
Bozcaada'da kendimi bir rüzgargülü sanıyorken... ( f.d ) Fotoğraf: Doğan Ben Bozcaada'ya gidemediğim için hediye göndermiş sağolsun :)
-
Etrafta yüzlerce ev var. Hepsi bir düzen içinde ve hemen hemen aynı. Bahçelerde portakal, limon ağaçları... Çocuk parkı var ama çocuk yok. Ç...
-
Tam olarak onlardan biriyken, nasıl bu kadar değiştim? hangi cesaretle, nasıl bir aptallıkla. Kınadığın şeyi yaşarmışsın gerçekten. bunu anl...
-
Karın ağrısı, Gözlerimin ışıltısını bana geri ver!
-
sizinle büyük bir sırrımı paylaşıcam. resmi uykuya geçiş parçamı... bir gün, bu çalarken uykuya dalmışım, uykumun arasında güzel bir ses, h...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder